18 Nisan 2015 Cumartesi

ŞİMDİ! Tam zamanı...

Sürekli ŞİMDİ zaman dilimi içinde yaşamanın zamanı deyip durduk fakat o bilgi de ara boyut düzeyde DOĞRUYDU. Artık geçiş sürecinde olduğumuz bu düzeyde gerçekliğini yeni bir realiteye bırakmakta.
Peki iyi hoş da GERÇEK nasıl bu kadar çabuk doğruluğunu yitiriyor. GERÇEK sadece içinde bulunduğummuz algı alanında ki düzeyin gerçeğidir.
HER BOYUTUN GERÇEĞİ VE SONUCUNUN DOĞURDUĞU NEDENLERİ FARKLIDIR.
Her titreşim frekansında GERÇEK ve SONUÇLAR o düzeyde ki DÜŞÜNCE SİSTEMİNİN sonuçlarına göre kendi titreşimine uygun nedenlerini doğurur.
Mesela Nostrodamus yaşadığı realitenin bulunduğu titreşimde kendi kehanetlerinde yanılmadı.  O boyut onun önceden sezdiği tüm sonuçları yaşadı. Fakat biz o boyut içindeki deneyime değil sadece farkındalığına sahibiz. Dolayısıyla onun her öngördüğü sonucu yaşamamız gerekmedi. Çünkü o bilginin farkındaydık.
Öyleyse şimdi ki boyutun DOĞRUSU ne?
Doğru sonuç his ve duygularımıza uyan titreşime göre sürekli kaygan bir zeminde hareket eder gibi değişmektedir.
Bulunduğumuz  frekansın içinde ŞİMDİ'yi deneyimleyemeyiz. Algı alanımız ve bilincimiz genişledikçe ŞİMDİ'nin ötesine  geçeriz.
 Yani sadece VAROLUŞU yaşarız.
Diğer bir ifadeyle, bizim AN içinde yaşadığımızı sandığımız olay ve kişiler onları algıladığımız ŞİMDİ zamanından önce vardırlar.
Biz olmuş olanın farkındalığını yaşamaya başladığımız an tüm olayların sonucunun bizim seçimimizle oluştuğunu anlamaya başlarız.
Biz kader kurbanı rolünden geleceğini kendi kontrolüne alan rolüne geçeriz.
GEÇMİŞ HATIRALARIMIZ, ŞU AN DENEYİMLEDİKLERİMİZ VE DENEYİMLEYECEKLERİMİZ AN'DAN ÖNCE OLUŞMUŞTUR.
Biz olasılık olarak bekleyen olmuş olanı seçip yaşıyoruz.
Tüm yaşayacaklarımız zaten yaşanmış ve bizim algımıza göre yaşanacak olup bizim bir sonra atacağımız adıma göre şekilleniyor.
İşte GELECEK kadar GEÇMİŞİ DE değiştirme şansına sahibiz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

HIZLI KODLAMA! I Tuncay YEŞİLPINAR