Algılar Değişiyor!

Zaman algımızdan tutun da hayatımızı etkileyen çok büyük ve hissedilir bir değişim ve dönüşüm içindeyiz. Sanki haftalar gün gibi, günler de saat gibi geçmeye başladı, değil mi?
Peki ne oldu da, birden her birimiz farklı algılar içine girdik.
Bu sadece bir algı değişimi mi, yoksa gerçekten yaşadığımız fizik kanunları mı değişiyor?
Cevabım, her iki değişim de birbirine bağlı bir harmoni içinde gerçekleşiyor, olacaktır.
Tüm kainat'ın sadece bir enerji yumağı olduğu bilindiğine göre, ortada aslında MADDE diye bir kavram olmaması gerekir.
 O halde bizim gerçekliğimiz içinde fiziksel olarak dokunabildiğimiz madde nedir?

Biz onlar da enerjinin serbest kalıp dinlenmesi arasında geçen zaman algısına göre çekim alanında uyumlanan enerjinin şekil almış halini deneyimliyoruz ve onları aynı frekans alanında bulunduğumuz için görüyor, duyuyor ve dokunabiliyoruz. Hissettiklerimiz de enerjinin orada olan uyumlanmamış potansiyel olasılıklarıdır.

Diğer bir deyişle, ENERJİ = Madde .  Açığa çıkan Enerji / Frekans

Benim formülüme göre ortada ne saf bir enerji ne de tam bir madde vardır.
Aslında oluşan durum boyut dediğimiz frekans alanında enerjinin maddeye ve maddenin de enerjiye dönüşüm harmonisidir. Bu enerjinin açığa çıktıktan sonra dinlenmek için durağanlaşması arasında ki rezonans salınımını kontrol etmek ise his yoluyla sağlanır. İşte bu yüzden Theta beyin dalgalarını kontrol etmek bu kadar önemlidir. Oraya girip, enerji girdabında belli bir frekans kontrolü sağlandığı taktirde, tüm istek ve niyetlerimizi belli bir ahenk içinde, bir bir madde boyutuna çekebiliriz.
Enerjinin kendi içinde genişleyip geri çekilmesi, VAROLUŞUN KALP ATIŞIDIR.
Bu kalp atışı evrenin sonsuza dek genişlemesine sebep olur. Biz her birimiz MAKRO açıdan bakıldığında, BÜTÜN'ü temsil eden Zihin hücreleriyiz. Kendimize ne kadar iyi bakar ve birbirimizi yok etmekten ne kadar çok kaçınırsak, aynı kendi bedenimizde oluşan sağlıklı hücrelerin çoğalması ve bize hizmet etmesi gibi biz de BÜTÜN'e hizmet etmiş oluruz.
Evet başta söylediğim gibi, artık tüm algılarımız baştan sona değişiyor. Eğer bu değişime hizmet eden yeni bilinç sistemimizi aktive etmez, hala eski kalıp duygu, düşünce ve inanç sisteminde tıkalı kalır durursak, içinde yaşadığımız dünyanın farklı bir geleceğe gitmesini hiç ümit etmeyelim.
Artık yeni insanlığın yeni bilinç sistemi kaçınılmaz duruma gelmiştir.

                                                YENİ İNSAN YENİ DÜNYA