Mesela diyelim ki, kendimizi bir tehlike karşısında hissettiğimizde beynimizin ön kognitif yani düşünceleri yöneten bölümü bedenimizi alarma geçirir.
Çünkü bedenimize olabilecek olası olumsuz sonuçların bizi tehlikeye sokacağı mesajı iletilmiştir.
Burada sonuç sadece tahmin edilmektedir.
Sonucun ne olacağı bilinmediğinden, korku duygusu titreşimi düşük enerjisel alan yaratarak bedenimizin bir takım tepkiler vermesine sebep olur.
Kalp atışları hızlanır, avuçlar terlemeye başlar, nefes alış verişi sıklaşır ve göz bebekleri büyür.
Şimdi gelelim HEYECAN duygusuna!
Heyecan duygusuna kapıldığımızda da hemen hemen aynı beden tepkileri oluşur.
Ancak burada en önemli fark, sonucu bildiğimizden ona ulaşmanın vereceği mutluluğun sebep olduğu bedensel tepkidir.
Diğer bir deyişle, KORKU = HEYECAN
Öyleyse, korkuya kapıldığımızda bu duyguyu heyecan duygusuna dönüştürmek an meselesi.
Örneğin, bir uçak korkunuz var.
Uçakla gideceğiniz yer belli ama sonucu olası bir kaza düşüncesiyle beynin ön lobuna yanlış mesaj veriliyor.
Bu durumda uçağa binmek tamamen bir ıstıraba dönüşüyor.
Diyelim ki, uzun yıllar görmediğiniz bir sevdiğinize kavuşmanın heyecanına odaklanın.
O da aynı korkunun verdiği tepkileri size hissettiriyor.
Ama tek fark sonuç size mutluluk verecek.
İşte bu gibi uçak korkusu durumunda, düşüncelerinizi sonucu sevdiğiniz birine kavuşmanın heyecanına odaklamanız durumunda korku bir an önce sonuca ulaşıp mutluluğa kavuşmanın heyecanına dönüşecek ve uçağa güle oynaya bineceksinizdir.
İşte hayatımızı bize zindan eden korkulardan kurtulmak aslında bu kadar basit.
Denemenizi tavsiye ederim.
Bakın bakalım korkunuzu sonucuna ivedilikle ulaşmak istediğiniz heyecan duygusuna dönüştürebilecek misiniz???
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder